Bu yaz sevdiğim bir arkadaşım koluna dövme yaptırdı. Dövme Apollon ve Defne Ağacı dövmesiydi. Kendisi işin mitolojik tarafıyla ilgilenmemiş, biraz daha kendi sevdiği kısımları alarak benimsemişti. Dövmesi de çok güzeldi. Ben de biraz araştırmaya karar verdim.
Okumaya devam et “Apollon ve Daphne”
Unesco’ya göre yaşlılık tanımı; “Bir insan konfor alanının dışına çıkamıyorsa, yeni şeyler öğrenmiyorsa, şaşırmıyorsa ve çoğu şeyi bildiğini düşünüyorsa, merak etmiyorsa, keşfetmiyorsa, geçmişte, anılarında yaşıyor ve sürekli eskiyi tekrar ediyorsa yaşlıdır.”
Okumaya devam et “UNESCO Yaşlılık Tanımı”
Bugün sabah twitterda incir meyvesinin nasıl oluştuğuyla alakalı kısa bir yazı gördüm. Sonrasında biraz daha detaylı araştırma yaptım. İncir ağacının hiç çiçek açmadan nasıl meyve verdiğini hiç merak ettiniz mi?
Okumaya devam et “İncir ve İncir Arısı”
Uzun bir aradan sonra merhaba.
4-5 yıl önce Noah isimli filmi izlemiştim. Filmin başrolünde Russell Crowe oynuyor ve Nuh Peygamberin hikayesini anlatıyor. Geçtiğimiz günlerde Netflix’e yüklendiğini gördüm ve tekrar izlemeye karar verdim. Filmde dikkatimi çeken kısım ise Nuh’u ve gemiyi saldırılardan koruyan ve onlara yardım eden kaya benzeri yapıda olan varlıklar oldu. Onların farklı farklı isimleri olsa da filmde “watchers” olarak adlandırılıyorlardı.
Okumaya devam et “The Watchers – Fallen Angels – Grigori”
Geçtiğimiz dönemde ablam için yaptığım araştırmalarım sonucu edindiğim bilgileri paylaşmak istiyorum. Son senelerde sosyal medyayla birlikte yaşamımıza lüks hayata sahip olma, öyleymiş gibi görünme, kendini öyle konumlandırma ve bunu başkalarına gösterme kavramları fazlasıyla yerleşti. Bizler de az veya çok bunun birer parçasıyız. Yüzük seçimi de bu önemi artan kavramların başında geliyor. Peki pırlanta yüzük alınırken neye dikkat edilmeli?
John Steinbeck’in yazmış olduğu Fareler ve İnsanlar kitabını nihayet okuma fırsatı bulabildim. Kitap yazı dili itibariyle çok yalın ve akıcı, aynı zamanda MEB’in 100 temel eserlerinin de arasına girmiş durumda. 127 sayfa olan kitap akıcı olmasından da sebeple çok hızlı bir şekilde bitiyor, ben 1 günde bitirdim. Kısa olsa da içerisinde beni çok etkileyen olayları da barındırdığını söyleyebilirim. Kitabı okumadıysanız önce okumanızı tavsiye ederim, aşağıda biraz derinlemesine değineceğim.
Nahid Sırrı Örik tarafından yazılan Kıskanmak isimli romandan bahsedeceğim. Kitap 1946 yılında yazılmış fakat 1922-1923 yılları arasında geçiyor. Baş karakterimiz Seniha’nın kalbinin derinliklerinde hissettiği kıskançlık duygusunu konu ediniyor. Bu duygunun oluşmasının sebeplerini, nasıl büyüdüğünü ve açığa çıktığını görüyoruz. Okumaya devam et “Kitap – Kıskanmak”
Yeni keşfedip izlemeye başladığım bir diziden bahsetmek istiyorum. Brooklyn 9-9 bir durum komedi dizisi. 2013 yılında hayatına başlayan dizi şu an 7.sezonunda ( 8.sezon onayını aldı ), bölümler yaklaşık 20 dakika sürüyor. Toplam 9 ana karakterimiz var, dizi Brooklyn şehrinde bir karakoldaki dedektiflerin başından geçen absürt olayları konu alıyor ve her bölüm farklı tema işleniyor. Aslında absürt olaylar yaşanmasının sebebi karakterlerin öyle olmasından kaynaklanıyor 🙂 Polisiye dizisi olduğu için konu anlamında sorun yaşanmıyor çünkü bir çok vaka var. Okumaya devam et “Dizi – Brooklyn 9-9”
Avrupa’da gayet yaygın olan Türkiye’de son zamanlarda popülaritesi artmaya başlamış bir hizmetten bahsedeceğim; Martı. Martı bir elektrikli scooter kiralama hizmeti sunan bir uygulama. Aslında ilk çıktığı andan itibaren çevremde çok fazla kullanan kişi olmasına rağmen ben nedense biraz geç kaldım, yakın zamanda benim de deneyimleme fırsatım oldu.
Sabahattin Ali’ye ayrı bir hayranlık duyarım. Yazı dili, olay örgüsü, ve karakterlerin duygu betimlemeleri benim sevdiğim tarzda. Bu kitap nedense çok fazla popüler oldukça okumayı ertelemiştim. Sonrasında sosyal medya üzerinden kapağı lazer baskılı YKY özel basım olanına denk geldim ve satın aldım. Okumaya devam et “Kitap – Kürk Mantolu Madonna”
Mind Wandering 