Perrier markası Fransa menşeli bir doğal maden suyu üreticisi. Perrier maden sularını Fransa’nın güneyinde bulunan Vergèze şehrindeki kaynaktan şişeliyor ve bütün dünyaya satıyor. Nestle 1992 yılında Perrier markasını satın alıyor ve su satışına aynı markayla devam ediyor. Fransa’daki yönetmeliğe göre Doğal Maden Suyu olarak satılan suların filtrelenme işlemine tabi tutulmaması gerekiyor ve 2025 yılının başında Perrier markasının ve Nestle’nın bu yönetmeliği onlarca yıldır ihlal ettiği ve suların filtreleme işlemine tabi tutulduğu ortaya çıkıyor.
Su üretim tesisinde filtreleme makinaları elektrik trafosu süsü verilerek saklanmış ve az sayıda çalışanın suların filtrelendiğinden haberi varmış. Konunun ortaya çıkması üzerine Nestle yetkililerden doğal maden suyu yönetmeliğinin değiştirilmesini istemiş.
Yukarıda paylaştığım videoda şirketin üst düzey çalışanlarının sorulara nasıl yanıt vermekten kaçındığı yada nasıl kaçamak yanıt verdikleri görülmekte. Üst düzey çalışanlar suların filtrelendiği gerçeğini biliyor ama buna karar verenin kedileri olmadığı için sorumlu tutulamayacaklarını ima ediyorlar.
Suların filtrelenmeye tabi tutulmasının sebebi ise basit: insan kaynaklı kirliliğin (kimsayal gübreler, tarımda kullanılan böcek ilaçları, lağım vs) doğal mekanizmalarla bertaraf edilemeyecek seviyeye ulaşmış olması.
Filtrelenmiş doğal maden suyu tartışmalarının merkezinde ekonomik olduğu iddia edilen tartışmalar yer almakta. Perrier şirketi 1000 adet direk 200 kadar da dolaylı çalışana sahip bir şirketmiş. Vergèze ve civardaki şehirlerin ekonomisi için Perrier firması çok önemliymiş. Yani Perrier şirketinin aleyhinde alınacak bir karar kimileri için ciddi ekonomik etkilere sebep olacak.
Doğa ve ekolojinin korunması meselelerinde parasal ve maddi çıkarların gündeme geldiğini her zaman görüyoruz. Bu maddi çıkarlar genelde büyük şirketlerin maddi çıkarları. Bu şirketler çalışan sayılarını ve ekonomiye yaptıkları olumlu etkileri şantaj unsuru olarak kullanarak istediklerini elde etmeyi ve ekolojide yarattıkları tahribatın görmezden gelinmesini sağlamayı iyi biliyorlar. Bu durumda ise Nestle’nin aklına gelen çözüm yönetmeliğin değiştirilmesi ve bu olay hiç olmamış gibi hayata devam edilmesi. Nestle bu çözümü aksi bir durumun ekonomiyi kötü etkileyecek olması gerçeğiyle gerekçelendiriyor.
Bu skandalın ima ettiği gerçek ise insanların uzun zamandır kendi pisliğini içtiği ve bunun artık gizlenemeyecek seviyelere gelmiş olması. Şişelenmiş maden suyu almaya gücü yetenlerin de bundan kaçışının olmadığı.
Leave a Reply